top of page
kirmizicantaliavukat

KİTAPÇI MENDEL - STEFAN ZWEIG



YORUMLAR:


Stefan Zweig'in Kızıl ve Kitapçı Mendel hikayelerini barındıran eserde, kitaba kapak ismini veren Kitapçı Mendel, tam manasıyla kitaplara karşı takıntılı ve onlara karşı bağımlılık ve hayranlık seviyesinde değer veren bir karakter olarak okuyucuya ayrı bir ana karakterin birinci tekil şahıs betimlemeleri ile tanımlanıyor. Mendel, inanılmaz bir görsel hafızaya sahip olduğu için neredeyse bütün kitapların kapak tasarımlarını bakımlı olup olmadıklarını ve içeriklerine dair birçok bilgisi mevcut. Bununla birlikte bu işten para kazanmayı sevmediği gibi sabahtan akşama kadar bulunduğu yerin yakınlarında olan bir cafenin masasında inceleme yapıyor. Ünü o kadar duyuluyor ki bazı insanlar sırf onun incelemesi için kitaplarına değer biçtirmek amacıyla onu ziyarete geliyor. Fakat savaş yıllarının gelip çatmasıyla birtakım zorluklar meydana geliyor. Mendel'in öncelikle birtakım mektupları sınırlarda incelemeye tabi tutularak bazı kitap ve dergilerinin güncel sayılarını istemesi ve açık adres bildirmesi memurları şaşırtıyor. Şaşkınlık bir süre sonra şüpheye dönüşerek Mendel'in nihayetinde toplama kampına götürülmesine sebep oluyor. Ancak bir süre sonra oradan çıkmayı başarsa da hayatının geri kalan yıllarında eskisi gibi bir Mendel portresi çizmekten uzak şekilde hayatını kaybettiği başka bir yan karakterden öğreniliyor.


Diğer hikaye olan Kızıl'da ise, ana karakter genç Berger, bir tıp öğrencisi olarak Viyana'ya taşındığı gün komşusu Schramek ile tanışıyor. Farklı bir yapıya sahip bu iki insan arasındaki en net farklılıklar Berger'in naif ve utangaç bir kişiliğe sahipken komşusunun tam aksine atılgan, erkeksi ve hareketli bir hayata sahip olması. Berger'in sosyalleşmesi için Karla isimli kız arkadaşı ile takılmasına belirli bir aşamaya kadar müsaade edilen Berger, bir gün Schramek'in onları başbaşa bırakmak zorunda olduğu bir akşam tartışmaya başlıyorlar. Karla'nın ana karakteri çocuk gibi görüp o şekilde muamele etmesi neticesinde Berger ona bir süre sonra saldırmaya başlarken cinsel olarak da kendisinden etkilenmesi sebebiyle bir süre ona taciz benzeri hareketlerde de bulunuyor. Ancak olay sonuna kadar gitmeden sonuçlanıyor. Ardından uzun bir süre komşusu ve sevgilisiyle görüşmeyen Berger bir süre sonra onlarla görüşse de başına ilk tıbbi vakasının gelmesiyle onların etkisinden sıyrılıyor. Ancak bir süre sonra tedavi ettiği genç kıza aşık olan Berger, kızıl hastalığı gibi bulaşıcı bir hastalığa aşık olduğu genç kız sebebiyle yakalanıyor. Ancak genç kızın kendisinden küçük olması ve hastalığın küçük çocuklar tarafından daha hızlı atlatılması sebebiyle kendisi sevdiği kız kadar şanslı olamadığından hayatını kaybediyor.


İki hikayede de, yine ana karakterleri trajik bir ölüme gönderen yazarın, yaşamış olduğu dönemin zorluklarını hikayelerindeki karakterler ile bu eserde de açıkça gösterdiği aşikar. Bununla birlikte, Satranç'ta ve Amok Koşucusu hikayelerinde de fark edildiği üzere, birçok farklı karakteri yaratıcı bir şekilde hayata getirerek okuyucuyu etkilemeyi başaran yazar, karakterlerinin hepsine hayatın kendisine tattırdığı acılı hayatın izlerini de bırakmayı ihmal etmiyor. Ancak bu durum kimi yazarları fazla depresif ve dramatik yazarlar haline getirse de Zweig bu ince çizgiyi genellikle okuyucuyu çok da melankolik hale getirmeyecek safhada bırakmayı ekseriyetle başarıyor. Fakat bu genel kural Kızıl hikayesinde biraz daha istisnai bir örnek olarak göze çarpıyor. Her şeye karşın okunması tavsiye edilen Zweig eserlerinde bu kitabın da yer alması gerektiği genel bir kanaat olarak her okuyucu tarafından idrak edilecektir.


NOTLAR:

  • Jakob Mendel okuduklarına kendini öylesine veriyordu ki, sanki o anda bu dünyada değildi. Galiçyalı bu küçük adam gençken bana kendini bir şeye sonsuz bağlılıkla adamanın ne demek olduğunu öğretmişti. Sanatçıyı, düşünürü, gerçek bilim adamını ötekilerden ayıran bu özellikleri sınırsız bir düşkünlüğe sahip olmalarıydı.

  • Bir çıkar yol hep vardır. Akıllı olan şanslıdır da.

  • Yavaş yavaş kitaba dokunur, paha biçilmez eserin sayfalarını büyük bir saygıyla ve dikkatle tek tek çevirirdi. Böyle bir anda hiç kimse konuşup onu rahatsız edemezdi. Çünkü Jakob Mendel o saniyelerde duaya dalmış koyu bir dindarı andırırdı.

  • İnsanları birbirine yaklaştırmak ve böylece unutulup gitmeyi engellemek için kitaplar yaratıldığını bilmesi gereken bense kitapçı Mendel'i yıllarca unutmuştum...

DEĞERLENDİRME:


Konu: İki adet öykü ile hem savaş dönemlerinin trajedilere ve değerli zihinlerin kaybolmasına sebep olduğunu hem de her çekingen ve utangaç gencin yaşayabileceği duygu ve düşünceler ile bezenmiş bir dram hikayesi konu edilmiş.


Üslup: Kısa, net cümleler ile anlaşılabilir bir üsluptan hiçbir eserinde vazgeçmeyen yazar, bu eserinde de aynı biçimi devam ettirerek hikaye okuyucuları için olması gereken yalınlık ve akıcılığı da sağlamayı başaracak bir üslup kullanmıştır.


Özgünlük: Eserin konuları her ne kadar psikolojik ve değerli tahliller ile önemli mesajlar içerse de, özgünlük yönünden güçlü olmak için yeterli unsurları barındırmamaktadır.


Karakter: Genel olarak, hikayelerde karakterlere çok önem atfedilmesine gerek olmadan mesaj verilmek istense de, yazar bazı kitaplarında gerçekleştirdiği gibi bir roman yazarı edası ile, karakterlerin iç dünyalarını da kısa satırlar ile güçlü bir şekilde ifade etmiştir. Bu yönüyle hikaye ve mesajların içini daha da doldurmayı ve okuyucuyu etkilemeyi başarmıştır. Özellikle Kitapçı Mendel'deki karakterin tıpkı Amok Koşucusu ve Satranç'ta olduğu gibi sıra dışı kişilik ve özelliklere sahip olması verilmek istenen mesajın yanında okuyucuların esere daha fazla odaklanmasını sağlamıştır.


Akıcılık: Üslup kısmında belirtilen nitelikler sayesinde hızlı ve kolayca okunabilen kısa bir hikaye kitabı meydana getiren yazar, özellikle günümüzde rağbet edilmesi için daha fazla sebepler barındıran eserlerden birisini daha okuyuculara kazandırmıştır.


Genel: Yukarıda belirtilen kriterler uyarınca 10 üzerinden gerçekleştirilen değerlendirmede:


Konu: 8

Üslup: 8.5

Özgünlük: 6

Karakter: 9

Akıcılık: 9


puanlarını alan eserin genel ortalaması ise, 8.1 puandır. Dolayısıyla Zweig sevenler ve hikaye meraklıları için okunması gereken eserlerden birisi olduğu rahatlıkla söylenebilir.


(*) : NOTLAR başlığındaki bütün kısımlar:

Kitapçı Mendel

Yazar: Stefan Zweig

Yayınevi: Koridor Yayınları (15. Yıl Özel Baskı)

kapakta kullanılan fotoğraftaki kitaptan alıntı olarak kullanılmıştır.

留言


bottom of page