YORUMLAR:
Yazar L. Frank Baum tarafından kaleme alınan, Dorothy isimli küçük bir kız çocuğunun meydana gelen bir kaza ile Oz Diyarı'na düşmesi neticesinde başından geçen fantastik serüvenlerin masal biçimiyle hem çocuklar hem de yetişkinler için önemli mesajlar içeren bir eserdir. Ana karakter, notlar kısmında da belirtildiği üzere, çocukluğun verdiği cesareti de, birleştiriciliği de kullanarak diğer bütün karakterlerde olan niteliklerin hepsinden yararlanmayı başarmış ve nihai hedefine ulaşmıştır. Öncelikle Teneke Adam ile tanışmış ve kendisinin kalp istediğini, korkuluğun beyin istediğini, aslanın cesaret istediğini fark etmiştir. Notlarda alıntılanan Teneke Adam ile Korkuluk arasındaki kalp ve beyin kıyaslama kısımları gerçek anlamda değerli mesajlar ihtiva etmektedir. İstedikleri bütün nitelikleri gerçekleştirebilmesi için en sonunda Oz Büyücüsüne ulaşmayı başaran karakterler, bu kişinin bir insan olduğunu ve sanıldığı gibi sihirli güçleri olmayan birisi olduğunu fark etmiştir. Bu aşamadan sonra ise, ana karakterin tekrar evine dönmesi için Batı'daki cadıyı da öldürmesine yardım edilmiş ve en sonunda küçük kız yaşadığı birçok serüvenden sonra evine dönmeyi başarmıştır.
Kitabın konusu her ne kadar kısaca bu şekilde ifade edilebilmekte ise de, içerdiği ve okuyucuya iletmiş olduğu mesajlar ile adeta mühim bir kişisel gelişim eseri niteliği de taşımaktadır. İnsanın cesaretinin olması için kendisine güveninin olması gerektiği ve cesaretin yeri geldiğinde sahip olunması gereken bir meziyet olduğu da net bir şekilde ifade edilmektedir. Özellikle aslanın cesaret istemesine ilişkin en sonunda Oz Büyücüsünün vermiş olduğu mesajda bu kısım net bir dille ifade edilmiştir.
Bununla birlikte beynin Korkuluk karakterinde bulunsa da kendisinin bunun farkında olmadığı okuyucuya kitabın sonunda açıkça gösterilmiştir. Kendisine oraya kadar yüzleştiği zorluklarda yardımcı olan beyninin olmadığını sanan Korkuluk, insanların sahip oldukları meziyetlerin farkında olmadan kendilerini küçük görmelerinin güzel bir örneğini ifade etmektedir. Burada Oz Büyücüsünün notların son kısmındaki cümlesine oldukça dikkat edilmesi gerekmektedir.
Kalbe dair ise, hem Teneke Adam ve Korkuluk arasındaki diyalog hem de Oz Büyücü'sünün tavsiyeleri dikkate alındığında olumsuz bir nitelik ile, kalbin bir organ olarak değil ancak sevgi ve aşk duygusu bakımından bir gereksinimden ziyade fazlalık olduğu vurgusu yapılmaya çalışılmıştır. Ancak, burada da diğer nitelikler gibi, kalbin ve sevginin doğru yönlendirildiğinde Dorothy gibi bir karakter ile ne kadar birleştirici olduğu, yeri geldiğinde en keskin zekadan dahi faydalanılabilecek bir akıllılık örneği sergilediğini söylemek gerekmektedir.
Dolayısıyla ana karakter Dorothy'nin çocuksu ve saf sevgisi ile, yaratıcı dünyasının birleşimi sayesinde bir çocuğun büyük bir düzeni değiştirebilecek seviyede düşünceler üretebileceğine dikkat çekilebilecek bir masal ile karşı karşıya olunduğu belirtilmelidir. Dorothy, kendisi dışında bir değil 3 beyin ve 3 kalp ile hareket ederek diğer yan karakterlerin bireysel hedeflerini gerçekleştirmelerine yardımcı olmakla birlikte kendi hedefine de ulaşmayı başarabilen bir yönetici görevini üstlenip bu hususta başarılı olduğunu göstermiştir. Eser, çocuk masalı olarak gözükse de, bahsedilen içeriklerin anlamları dikkate alındığında, yalnızca bir masal kitabı değil büyük bir hayat dersi mahiyetindedir. Bu sebeple yalnızca çocuklar için değil, 7'den 70'e herkesin faydalanması gereken bir nitelik taşımaktadır.
NOTLAR:
Dorothy'nin yanlışlıkla Oz Diyarına düşmesi ile meydana gelen kazada ölen Doğu Cadısı olayı sonrasında Kuzey'in Cadısı Dorothy'e "Koca Oz Diyarında sadece 4 cadı var ve bunların ikisi, Kuzey'de ve Güney'de yaşayan iyi cadılar. Bunun doğru olduğunu biliyorum; çünkü onlardan biri bizzat benim ve yanılıyor olamam. Doğu'da ve Batı'da yaşayanlarsa gerçekten kötü cadılar.i ama sen birini öldürdüğüne göre Oz Diyarı'nda sadece tek bir Kötü Cadı kaldı, o da Batı'da yaşayan. " diyerek bazı açıklamalar yapmıştır.
Dorothy'nin tekrar evi Kansas'a dönebilmek için o diyarların baş büyücüsü Oz Büyücü'sünün sarayına gitmek için yola çıktığında karşılaşmış olduğu Teneke Adam ve Korkuluk'un konuşmalarından birisinde Teneke Adam "Neden çukurun etrafından dolaşmadın?" diye Korkuluk'a sorduğunda cevaben Korkuluk "O kadar akıllı değilim" diye yanıt verdi. "Biliyorsun kafam samanla dolu, işte bu yüzden Oz'dan beyin istemeye gidiyorum." Teneke Adam ise buna "Ama neticede beyin dünyadaki en iyi şey değil" şeklinde cevap verdi ve kendi kafasının da boş olduğunu ifade etti. "Ama bir zamanlar beynim de vardı, kalbim de... İkisini de denemiş birisi olarak, daha çok bir kalbim olmasını tercih ederim" dedi.
Teneke Adam "Aşıkken dünyanın en mutlu insanı bendim, ama kalbi olmayan biri aşık olamaz; bu yüzden Oz'dan bir kalp istemeye karar verdim. Eğer bunu yaparsa o Kıtırsoy kıza geri dönüp onunla evleneceğim." dedi. Korkuluk ise "Ne olursa olsun, ben kalp değil beyin istemeliyim; çünkü aptal biri kalbi olsa bile onunla ne yapacağını bilemez" dedi. Bunun üzerine Teneke Adam ise "Ben kalp almalıyım. Çünkü beyin insanı mutlu etmez, oysa mutluluk dünyadaki en güzel şeydir." diye cevap verdi.
Oz Diyarına giderken yolda karşılarına çıkan Aslan ile konuşan Dorothy ona "Sen neden korkaksın ki?" diye sorduğunda Aslan "Bunu ben de bilmiyorum. Sanırım doğduğumdan beri böyleyim. Aslan her yerde Hayvanlar Aleminin Kralı kabul edildiğinden, ormandaki diğer hayvanlar da doğal olarak benim cesur olmamı bekliyorlar. Yeterince yüksek sesle kükrersem büyün canlıların korkup yolumdan çekildiğini fark ettim. Ne zaman bir insan görsem çok korkarım; ama tek yaptığım kükremek olur ve o da olabildiğince hızlı kaçar. O kadar korkağım ki filler, kaplanlar ya da ayılar benimle dövüşmeye kalkacak olsalar kaçan taraf ben olurdum; ama kükreyişimi duyar duymaz benden uzaklaşmaya çalışıyorlar, tabi ben de gitmelerine izin veriyorum" dedi. Böylece Aslan da onlarla birlikte yola koyularak Oz Büyücüsünden cesaret istemeye karar verir.
Oz büyük bir büyücü ve istediği her kılığa girebilir. Bu yüzden bazıları kuşa, bazıları file, bazılarıysa kediye benzediğini söyler. Kimilerine güzel bir peri kızı gibi, kimilerine iyi huylu bir cin gibi ya da canı nasıl istiyorsa öyle görünür. Ama hiç kimse onun kendi kılığındayken neye benzediğini, gerçek Oz'un kim olduğunu söyleyemez.
Oz ile nihayetinde karşılaşan ekip en sonunda onun aslında bir büyücü değil buralara yanlışlıkla gelen bir insan olduğunu öğrenir ve onun gerçek kimliğini dinlerler. Oz " Omaha'da doğdum. Büyüdüğümde beni çok iyi eğiten büyük bir usta sayesinde vantrilok oldum. Her çeşit kuş ya da yaratık taklidi yapabilirim. Bir süre sonra bundan sıkıldım ve baloncu oldum. Bir gün balonumun ipleri birbirine dolaştı ve bir kaza geçirdim. Sonrasında balonun bana hiç zarar ermeden yavaş yavaş aşağıya indi. ama kendimi garip insanların ortasında buldum, bulutlardan geldiğim için benim büyük bir Büyücü olduğumu düşünmüşlerdi. Benden korktukları ve ne istersem yapacakları için ben de elbette buna inanmalarına izin verdim. Sırf kendimi eğlendirmek ve bu iyi insanları oyalamak için bu şehri ve sarayımı inşa etmelerini emrettim; onlar da emrimi büyük bir istekle yerine getirdiler. Sonra bölge yemyeşil ve çok güzel olduğundan, buraya Zümrüt Şehri demeye karar verdim ve bu ismin daha iyi uyması için hepsine gördükleri her şeyin yeşil olmasını sağlayacak gözlükler taktırdım. Zümrüt şehri inşa edileli çok zaman geçti; balon beni buraya getirdiğinde genç bir adamdım ve artık oldukça yaşlıyım. Ama halkım yeşil gözlükleri o kadar uzun süre taktı ki çoğu buranın gerçekten de Zümrüt Şehri olduğuna inanıyor. Burası kesinlikle çok güzel bir yer; mücevherlerle, değerli metallerle, mutlu olmak için gereken büyün iyi şeylerle dolu. İnsanlara iyi davrandığım için beni severler ama Saray tamamlandığından beri kendimi buraya kapattım ve kimsenin beni görmesine izin vermedim. En büyük korkularımdan biri cadılardı; çünkü benim hiç sihirli gücüm yoktu ve kısa zamanda Cadıların gerçekten inanılmaz şeyler yapabildiklerini fark etmiştim. " diye kısaca başından geçenleri anlattı.
Oz'un gerçek kimliğini öğrenen ekip hayal kırıklığına uğradı ve Korkuluk ona kendisine beyin verip veremeyeceğini sorduğunda Oz ona "Buna ihtiyacın yok. Her gün yeni bir şey öğreniyorsun. bir bebeğin beyni vardır, ama fazla bir şey bilmez. Bilgiyi sağlayan tek şey deneyimdir ve dünyada ne kadar uzun kalırsan o kadar deneyim elde edersin" dedi. Aslana ise cesaret konusunda "Bol bol cesaretin olduğuna eminim, ihtiyacın olan tek şey kendine güvenmek. Tehlikeyle karşılaştığında korkmayan canlı yoktur. Gerçek cesaret, korkmana rağmen tehlikeye göğüs gerebilmektir ve bu türden cesaret sende bolca var" dedi. Son olarak teneke adama kalp ile ilgili "Bence kalp istemen yanlış bir şey. Kalp çoğu insanı mutsuz eder. Bir kalbin olmadığı için ne kadar şanslı olduğunu bir bilsen..." diye sözlerini bitirse de üçü de isteklerinden vazgeçmedikleri için onlara istediklerini yine de vereceğini söyledi. Böylece Korkuluk'un beyninden samanı çıkarıp içine kepek unu ve çivi ile doldurarak karıştırıp tekrar onun kafasının içine dikti. Böylece onu taptaze bir beyninin olduğuna inandırdı. Teneke Adam'ı da kalbini teneke makasıyla açarak içi talaşla doldurulmuş, tamamen ipekten yapılma güzel bir kalp yerleştirerek ikna etti. Son olarak Aslan'a ise, yeşil bir iksir vererek içmesini istedi. Aslan bunun ne olduğunu sorduğunda ise "Senin içinde olsa esaret olacaktı. bildiğin gibi cesaret hep birilerinin içindedir; bunu içmediğin sürece kaptakini cesaret olarak adlandırmak doğru olmaz. Bu yüzden hemen içmeni tavsiye ediyorum" dedi. En sonunda tek başına kalan Oz, Korkuluk'a, Teneke Adam'a ve Aslan'a tam da istediklerini sandıkları şeyleri vermedeki başarını düşünüp gülümsedi. "Şarlatanlıktan nasıl vazgeçebilirim ki, hele de insanlar aslında yapılamayacağını herkesin bildiği şeyleri yapmamı isterken..." diye kendi kendine söylendi.
DEĞERLENDİRME:
Konu: Dorothy isimli küçük bir kız çocuğunun meydana gelen kaza ile Oz Diyarı'na düşmesi neticesinde başından geçen fantastik serüvenler ve ana karakterin Oz Diyarı'ndan kurtuluşu konu edilmiştir.
Üslup: Yazarın üslubu çocuk kitapları bölümünde yer alması beklenen eser için beklenen nitelikte sade ve akıcı bir üslupta kaleme alınmıştır. Gereksiz betimlemelerden kaçınılarak olay ve karakter unsurlarının eşit şekilde harmanlanması neticesinde hem küçük hem de büyük yaştaki okuyucular için etkileyici bir üsluba sahiptir.
Özgünlük: Eserin niteliği ve konusu gereği gerçek anlamda özgün olduğunu söylemek gerektiği aşikardır. Bu yönüyle, birçok eserden avantajlı olan masal kategorisinde yer almasının da etkisi yadsınamaz seviyededir.
Karakter: Ana karakter ve yardımcı karakterlerin masallarda taşıdığı önem ile birlikte bu eserde de aynı özellik görülmektedir. Ana karakter kadar yan karakterlerin de okuyucular üzerinde tesir bırakan önemli olayları ve görüşlerinin mevcudiyeti her okuyucu tarafından kolayca fark edilebilecektir.
Akıcılık: Kitabın niteliği gereği oldukça akıcı şekilde başlayıp sonuna kadar bu çizgide devam etmesi, eserin konusundan elde ettiği avantajı daha etkili şekilde kullandığını göstermektedir.
Genel: Yukarıda belirtilen kriterler uyarınca 10 üzerinden gerçekleştirilen değerlendirmede
Konu: 8.5
Üslup: 8
Özgünlük: 9
Karakter: 8.5
Akıcılık: 8
puanlarını alan eserin genel ortalaması ise, 8,4 puandır. Belirtilen bütün kriterlerden 8 ve üzeri almayı başaran kitap, büyük küçük herkesin okuması gereken bir yapıt niteliğini taşımaktadır. Ayrıca dünya klasiklerinden sıkılarak biraz daha masalsı alemlere dalıp hayat dersleri çıkarmayı da mümkün kılan önemli bir niteliğe sahip olduğunu belirtmek gerekmektedir.
(*) : Notlar başlığındaki bütün kısımlar:
OZ BÜYÜCÜSÜ
Yazar: L. Frank Baum
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
kapakta kullanılan fotoğraftaki kitaptan alıntı olarak kullanılmıştır.
Kommentare